Zengine Cennet, Emekçiye Cehennem: Yeni Türkiye
AYKIRI AKADEMİ – Orhan Gökdemir
Bu haftanın en önemli olayı, üç gelişmenin birbirinin peşi sıra ortaya çıkmış olması. Bunlardan bir tanesi; Malta Belgeleri. Gerçi bu belgeler yeni değil, Mayıs ayında açıklanmıştı. Belgelerden Başbakan Binali Yıldırım’ın oğulları ve akrabalarının Malta’da yaklaşık dokuz şirketi, o şirketlere bağlı pek çok gemileri, yatı, katı olduğunu öğrendik. Bu şirketlerin kayıtlarının Malta’da olması, bir takım vergi avantajları ile ilgili. Yasadışı bir şey var mı? Yok. Ama kendi ülkesinde olsa çok daha fazla vergi ödemek durumunda kalacağı bir takım varlıkları Malta’ya kaçırarak vergi de kaçırmış oluyor. Ülkenin başbakanı; bu ülkenin yoksullarından, emekçilerinden, işçilerinden aldığı vergiyi oğlundan akrabalarından almaya yanaşmamış. Mesele bu.
İkinci olay, bir CHP millet vekilinin savunma bakanına soru önergesi vermesi ile ortaya çıktı. Son iki buçuk yılda yaklaşık 155.000 kişinin askere gitmemek için çürük raporu aldığı anlaşıldı. Bunların 30.000’i son yedi aya ait. 15 Temmuz dan sonra, Askeri Hastanelerin Savunma Bakanlığına bağlanmasıyla beraber bir artış varmış gibi görünüyor. Bu soru önergesinin haberleştirildiği sırada bir haber sitesinde bir haber daha yayımlandı. Haberde bedelli ve çürük raporu alarak askerliğe gitmeyen AKP’lilerin listesi vardı. E harfine kadar geliyordu. Çok uzun bir liste... Milletvekilleri, bakanlar, belediye başkanları, AKP yöneticileri... Yani listeye bakan hemen anlayacaktır ki aslında, iktidarda olan partinin yakınları, yakınlarının çocukları askere gitmiyor. Halbuki son iki buçuk yıl bu savaş hamasetinin en fazla yapıldığı zamanlar. Çocuklarını askere göndermeyenlerin, yakınlarını askere göndermeyenlerin, demek ki, savaş çığırtkanlığı yapması çok rahat, çok kolay. Nasılsa yoksullar ölecek.
Askere gitmeyen AKP’lilerin ve oğulları vergi kaçıran başbakanın tartışıldığı ortamda, asıl önemli olay; Bartın’da ve Amasra’da madenciler madenden çıkmama eylemi başlatması oldu. Gerçi şu an bir anlaşma sağlandı, ama herhalde sorun halledilmiş değil. Maden ocaklarının dibi genellikle ‘cehenneme’ benzetilir, hakikaten bilenler bilir: cehennemdir orası! Bir emekçinin en zor şartlarda çalışacağı yerlerden bir tanesidir. “Malta Paradise” diye servis edildi Malta Belgeleri. Hakikaten Malta cennet bir ada. Ama başka anlamlarda da cennet: vergi kaçırmak isteyenlerin cenneti, kıyı bankacılığından faydalanmak isteyenler için offshore cenneti, büyük paraları olanların cenneti... O cennette yaşayanlar sefa sürerken, madenin dibinde 2.000 madenci, biraz daha insanca ücret almak için bu cehennemden çıkmama eylemi yapıyorlardı. Herhalde yeni Türkiye’yi bu üç olaydan daha iyi hiçbir şey anlatamaz.
Sınıfın ortadan kalktığı yönündeki zevzekliklere bir cevap bu . Bence dünyanın kurtuluşu hala o cehennemde yaşayanların omuzlarının üstünde...
